4.20.2012

ULUSLARARASI GUN SENLIKLERI

ULUSLARARASI GUN SENLIKLERI - INTERNATIONAL DAY


Bugun 23 Nisan, nese doluyor insan.

Rengarenk yoresel kiyafetlerle katildigimiz okul senligi bana aynen bizdeki 23 Nisan gosterilerini hatirlatti. Herkes rengarenk, herkesin yuzunde kocaman bir gulumseme ve mutluluk. Ana amac cocuklara kulturleri gostermek ve onlarin baris icinde yasayabilecekleri bir dunya oldugunu gostermek ve bunu yaparkende sosyal sorumluluk bilincini asilamak.

Uluslararasi Gun kutlamalari kapsaminda katildigimiz senlikte, okul bahcesi tam bir birlesmis milletler toplulugu halina gelmisti. Herkes yoresel kiyafetleri ile kulturunu tanitmaya ve daha fazla bagis toplamaya calisiyordu. Ben ve kizim da hayatimizda ilk defa giydigimiz yoresel kiyafetlerimizle oldukca dikkat cektik ve ilgi odagi olduk.

Kimler mi katildi senlige, tam rakami bilmesem de 40 dan fazla ulkenin standini gordum, tum dunyadan insanlar, cocuklar bir araya gelmislerdi. Benim gorsel olarak en begendiklerim arasina Koreliler, Misirlilar ve Kenyalilar var.

Herkes kendi ulkesinin standinda, ulkesiyle ilgili tanitimlar yapiyor, gosteriler yaparak ilgi cekmeye calisiyor ve yaptiklari yoresel seyleri satarak para topluyordu. Bu gunun bir baska guzel bir amaci daha vardi ki cok kucuk sembolik rakamlarla birseyler satarak para toplamak ve toplanan paralarla cocuklarla ilgili bir sosyal sorumluluk projesi gerceklestirmek. Bizim okulumuz kambocya da bir yetimhane ve okul yaptirmayi hedefliyordu. Sonucta bu tarz bir guzel amacta olunca resmen ulkeler kendi iclerinde yarisir duruma geldiler.

Biz yaptigimiz bazi yiyecekleri ve turk kahvelerini 1-2tl gibi bir rakama satmaya calistik. Solen bitmeden biz tum malzemelerimizi satmis ve kendimizce surece katki saglamistikJ. Bir ara solen alaninda elimde mis gibi kokan turk kahvesi esliginde dolasip insanlara brosurler dagitarak standimiza davet ettigimi, bir ara caldigimiz turk muzikleri esliginde danslar ettigimi, bir ara pazardaki saticilarin bagirdigi gibi ortaya ‘Turkiye’ye hosgeldiniz’ gibi bagirdigimi hatirliyorum. Cok dikkat cektik, bircok fotoya konu mankeni olduk.

Baska neler yapildi derseniz okul calisanlari da kendilerince dikkat cekmek ve eglendirici aktiviteler yaparak para toplama cabasindaydi. Mudurumuz yine basrolde, su dolu bir havuzun uzerindeki stantta durmus, kendisini dusurecek islak sungerleri atacak kisileri bekliyordu. Islak sungerle muduru dusurmeye calisan ogretmenler, ogrenciler, veliler, kuyruk olusturmuslardi, mudur dahil herkes cok egleniyordu.

Gun sonunda artik herkes farkliliklarin farkindaydi ve bu farkliliklarla birlikte yasamis olmaktan dolayi mutluydular. Ve gelen haberle birlikte cok daha fazla sevindik. Hedeflenen paranin ustune cikmis ve ek projelerde kullanilacak kadar para toplamistik.

4.05.2012

Masal Kahramanlari Geldi - Kitap Gunu


BAK POSTACI GELIYOR, SELAM VERIYOR…
(Mr.Spaans, postman kiliginda karsimizda)


Yillar gecti bu sarkiyi soylemeyeli, o nedenle tamamini hatirlamiyorum. Bak postaci geliyor, selam veriyor, herkes ona bakiyor ,merak ediyor,…diye basliyordu. Birden bu sarkiyi bana hatirlatan okul mudurumuz Mr. Spaans’in postman kiliginda karsimiza cikmasi oldu.
(Ogretmenlerden bir kismi)

Mart ayinda okuldaki konumuz klasik masallardi. Tum ay boyunca masallarla ilgili bir suru calismalar yaptik, cogu oldukca yaratici ve ilhan vericiydi (baska bir yazimda detayli anlatacagimJ ) ve ay sonunda guzel bir hatirlatici ile konuyu bitirme karari aldik. Herkes ama herkes (ogrenciler, ogretmenler, veliler dahil) en favari masal kahramaninin kiliginda okula gelecek ve gun icinde kendisine ayrilan zamanda o masal ve kahramanla ilgili sunum yapacakti.


Kitap gunune sabah yapilan defile, yuruyus arasi bir calismayla basladik. Inanilmazdi. Herkes rengarenk ve heyecanli. Cocuklar birbirinden tatli ve mistik. Kendinizi Alice harikalar diyarinda hissediyorsunuz, hersey gerceklikten o kadar uzak ve o kadar ayni zamanda gercekki…

Canlandirmalar sirasindaki cocuklarin performansina baktiginizda cogunda profesyonel bir tiyatro sanatcisinin isine gosterdigi saygiyi gosterdigini goruyorsunuz. Onlarla birlikte karakterleri anliyor, daha iyi yasiyorsunuz.

Bugunu uzun sure herkesin hatirlayacagi kesin. Bir de tabiki herkes daha fazla kitap okuyup yeni karakterlerle tanisma pesine dusecek gibi, cok heyecanlilar.

OKULDA PERFORMANSIMIZ DEGERLENDIRILDI


INSAN KAYNAKLARI YONETICISI ANNENIN PERFORMANS DEGERLENDIRME MACERASI
Yillarca degisik kurumlarda performans sistemleri kurdum, performans gorusmelerini yonettim ve performans gorusmeleri toplantilarina katildim. Her kurumda bu system ile ilgili kendine ozgu sikintilar yasandigina sahit oldum. Dun bu kez cok farkli bir statu ile performans degerlendirme surecine dahil oldum: Orgenci velisi olarak.

Kizim bahar tatiline cikmadan once okulda performans degerlendirme toplantilarina katildi ve surecin son ayaginda bizler de toplantiya katilma sansi elde ettik. Gorduklerime inanamadim, bu surec bu kadar dogal ve bu kadar yapici bir sekilde her iki tarafinda mutlu oldugu sonucla nasilda guzel atlatildi.

Neler yasandigini aldigim bilgilere ve gozlemlerime gore yazmaya calisacagim:

·         Yil boyunca ogretmenler haftalik olarak cocuklara degerlendirme uyguluyorlar. Bu haftalik degerlendirmeler esliginde ve gozlemlerine dayanan bir rapor hazirliyorlar. Cocuklarin bir kismi bu raporin farkinda bile degil ama bilenler de bu isin kendileri icin cok iyi olacagina oldukca inaniyor.

·         Performans gorusme toplantisinda ogretmen cocukla birebir bir gorusme planliyor. Rahat bir ortam hazirliyor ve cocugun konuya odaklanmasi icin ona onceden hazirladigi mind map tarzi bir harita ile konuyu anlatiyor.

·         Cocuk basliyor kendisini degerlendirmeye. O kadar dogru ifadeler kullaniyorlar ki sasarsiniz gorseniz. Dusuncelerini anlatmasi icin yasanmis orneklerden faydalaniyor, kendince not aliyor, henuz yazamiyorsa da konuyu anlatan resimler ciziyor.  Bundan sonrasi ile ilgili planlarini da ayni sekilde kagida tasiyor. Altina da imzasini atmayi unutmuyor.

·         Ebeveynlerle yapilacak toplanti oncesinde cocuklar yil boyunca yaptiklari calismalari tek tek inceliyorlar ve kendilerini en iyi bulduklari (gurur duyduklari) calismalari seciyorlar.

·         Toplantiya oncelikle cocuk basliyor, ogretmeni oldukca destekleyici bir tarzla onu tesvik ediyor. Tek tek kendini degerlendiriyor, anne babasina gurur duydugu calismalarini gosteriyor ve en sonunda da doldurgu formu anlatiyor. Daha iyi olmak icin ne yapmayi planladigini siraliyor.

·         Son olarak herkesin mutabik kaldigi bir gelisim plani ile birlikte toplanti sonuclandiriliyor.

Sirada brans ogretmenlerle yapilacak kucuk toplantilar var. Her ogretmenin elinde cocukla ilgili yillik rapor var. Hepsi cocugunuzun hangi alanlarda kendisini daha rahat ifade ettigini, hangi alanlarda biraz daha desteklenebilecegini soyluyorlar. Tum surec boyunca cocuk yaninizda ve farkli bir dusuncesi varsa da paylasabiliyor.

Yogun gecen gunun sonunda hep birlikte donemi kapatma eglencesi yapildi. Cocuklar birlikte daslar ettiler, lezzetli yiyeceklerden yediler. Gun sonunda herkesin yuzunde kocaman bir gulumsemeyle  okula veda edildi.



Bu tecrubeye sahit olmam bende 2 farkli duyguyu ayni anda yasatti. Anne yanim, cok gurur duydu ve bu ortami yasama sansi bulan cocugum icin mutlu oldu. IK’ci tarafim ise ‘bu cocuklar su anda bile bircok kurumda uygulanana gore cok ileri bir sistem ile hayata basliyorlar, bunlari is hayatinda verimli kilmak icin kesinlikle cok daha iyi ve ileri tekniklere ihtiyacimiz var’ diye bagirdi.

Gun sonunda kocaman gulumsemeleri yuzlerindeydi :)